15 Temmuz 2016, Türkiye'nin tarihinde derin izler bırakan bir gece olarak tarihe geçti. O gece, ülkemizde meydana gelen darbe girişimi binlerce kişinin hayatını etkiledi. Bu olayın bir parçası olarak, o gece şehit düşen gençlerden biri de Yunus Uğur'du. 23 yaşındaki Yunus, henüz hayatının en güzel dönemlerine adım atmak üzereyken, düğün hazırlıkları yapıyordu. Arkadaşları ve ailesi ile birlikte kurulması hayal edilen bir yuva hayalini gerçekleştirmek üzereyken, o gece vatanı savunma mücadelesine katıldı ve şehit oldu.
Yunus Uğur, hayatının baharında, sevdiği kadınla bir ömür boyu sürecek bir yola çıkmak üzere düğün hazırlığı yapıyordu. Düğün için ailelerin bir araya gelip planlar yaptığı, davetiyelerin basıldığı ve gelinliklerin sipariş edildiği bir dönemdi. Ancak o dönem, maalesef ki Türkiye'nin zorlu bir dönemine denk geldi. Bu genç adam, vatanı için canını vermeye ve darbe girişimine karşı durmaya karar verdiğinde, birçok kişi gibi, hayatına dair hayallerini bir kenara bırakmak zorunda kaldı. Yunus’un, düğün belgeselini ancak bir vatansever gibi sevdikleriyle bir araya gelerek kutlarım düşüncesi, onu kahraman bir savaşçı haline getirdi.
Yunus Uğur'un hikayesi, sadece bir vatanseverin mücadelesini değil, aynı zamanda sevdiklerine olan bağlılığını ve hayatta kalma arzusunu da simgeliyor. O gece, kardeşleri, arkadaşları ve birçok gönüllüyle birlikte, Türkiye'nin bağımsızlığı için savaşmaya karar verdi. Şehit düşmeden önceki son anlarında, hayatı kurma arzusu ve vatan sevgisi arasında sıkışmış bir ruh hali vardı. Düğün günü, sevdikleriyle bir arada olma hayali ne yazık ki yarım kaldı; fakat onun mücadele azmi, tüm Türkiye'ye örnek oldu. Şehitler, yalnızca bir isimden ibaret değildir; onların anıları ve mücadeleleri, geleceğin daha iyi bir yer olması için auf tıkanmış yolları açmaya çalışır. Yunus Uğur, her daim hatırlanacaktır. Sevdikleri, onun adını yaşatmak ve onun için daha iyi bir gelecek inşa etmek adına ellerinden geleni yapmaktadır. Vatanseverliği, genç yaşında gösterdiği cesaret ve fedakarlıkla, Yunus, sadece bir şehit değil, aynı zamanda bir örnek teşkil eden bir kahramandır. Bu olay, Türk gençliğinin ne kadar büyük bir azimle tarihi değerler için savaştığını göstermektedir.
Bugün, Yunus Uğur gibi kahramanların hikayeleri, onları tanıyanlar ve onların hatırasına saygı duyanlar tarafından yaşatılmaktadır. Ülkemizin birliği ve beraberliği için verdiği mücadele, tüm insanlara örnek olurken, aynı zamanda genç nesillere vatan sevgisinin önemini hatırlatmaktadır. Hepimizin hissettiği kayıplar, bu kahramanların anılarını yaşatmak için birer motivasyon kaynağıdır. 15 Temmuz, yalnızca bir tarih değil, aynı zamanda bir unvan kazandırdığımız, şehitlerimizin anısını yücelttiğimiz bir gündür. Onlar sayesinde bugünlere ulaşmışsak, kahramanlarımızın anısını yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak en büyük görevimizdir. Gözyaşları içinde anlattıkları, hatıraları, hayalleri ve mücadeleleri hepimizin kalbinde yer alacak ve asla unutulmayacaktır.